BİR ÖZÜR YETER Mİ?

Son günlerde Karar 67 Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve aynı zamanda Pusula Gazetesi köşe yazarı Batuhan Karamalak’ın, Karaelmas Gazeteciler Derneği üyelerine yönelik sarf ettiği; ”Müslüman yılanların yuvası, çıngıraklı yılan, anakonda, engerek yılını” gibi hakaret dolu, aşağılayıcı sözler karşısında Karaelmas Gazeteciler Derneği yönetimi ve Danışma Kurulu bugün toplanarak Batuhan Karamalak’ın sadece özür dilemesiyle bu olayın kapatılacağına karar verdi.

Karamalak, basın etiği ve hoşgörü ilkelerine aykırı bir davranış sergilemiştir. Karamalak’ın, insanları inançlarına dayanarak ayrıştırıcı ve hakaret içeren ifadeler kullanması, gazetecilik mesleğine ve toplumsal değerlere yapılmış ciddi bir saygısızlıktır.

Bilindiği gibi gazetecilik, toplumu bilgilendirmenin yanı sıra tarafsızlık, objektiflik ve hoşgörü gibi temel prensiplere dayanmalıdır. Ancak, Batuhan Karamalak’ın kullanmış olduğu “Yılanların yuvası, çıngıraklı yılan, anakonda” gibi ifadeler, sadece belli bir grup insanı değil, tüm gazetecilik mesleğini lekelemiş ve toplum içinde hoşgörüsüzlüğü körüklemiştir.

Bu olayın daha da vahim kılan bir diğer boyutu ise Karaelmas Gazeteciler Derneği yönetiminin, Batuhan Karamalak’ın sadece özür dilemesiyle olayı kapatmaya karar vermesidir. Gazetecilik mesleğinin temsilcilerinden birinin, hoşgörüsüz ve ayrımcı bir dil kullanması, sadece basın mensuplarının değil, tüm toplumun güvenini sarstığını göstermektedir. Olayın sadece bir özürle kapatılması, gazetecilik mesleğine ve toplumsal barışa yapılmış olan bu çirkin saldırıyı görmezden gelmek anlamına gelmektedir.

Gazeteciler, kamuoyunu bilgilendirmek ve aydınlatmak adına büyük bir sorumluluk taşımaktadır. Ancak, bu sorumluluğun bilincinde olan gazetecilerin, toplumu ayrıştırmak ve hakaret içeren sözleri meşrulaştırmak gibi bir görevi olmamalıdır. Batuhan Karamalak’ın bu tür bir tavır içinde olması, sadece meslek etiğine değil, insan haklarına ve toplumsal barışa da zarar vermektedir. Gazetecilik mesleğinin itibarını korumak, toplumun güvenini yeniden kazanmak ve hoşgörüsüzlüğe karşı duruş sergilemek adına, Karaelmas Gazeteciler Derneği’nin aldığı karara duyulan tepki büyük bir önem taşımaktadır. Bu olayın üzerine basın özgürlüğü, hoşgörü ve etik değerlerin önemini vurgulayan bir çağrıda bulunmak, sadece gazetecilerin değil, tüm toplumun sorumluluğudur.

2022 Yılında Karaelmas Gazeteciler Derneği Başkanlığına aday olmuş ve seçimi 1 oyla kaybetmiş bir gazeteci olarak bana destek veren üyelerin üzerimdeki sorumluluğun bilinciyle bu işin bir özür ile kapanmaması gerektiğini ve benim gibi bir çok üyenin de böyle düşündüğünü biliyorum. Tüzükte bu konuyla ilgili kesinlikle hüküm nettir. Başka bir olay ise Karaelmas Gazeteciler Derneği’nin bulunduğu WhatsApp grubunun üyelere kapatılmasıdır. KGD Yönetimi gazetecilerin özgürlük alanlarını genişletmek yerine üyelerini susturmak mı istemektedir? Alınan iki kararda Karaelmas Gazeteciler Derneği’nin geleceğinin sorgulanmasını bir kez daha gündeme getirmiştir.

Sonuç olarak Gazetecilik mesleğine saygı göstermek, etik kurallara uymak ve hoşgörüsüzlüğe karşı durmak, bir gazetecinin en temel sorumluluklarından biridir.