DOLAR VE ALTIN İÇİN FLAŞ TAHMİN!

Son dakika: Dolar, altın ve euro fiyatları için yatırımcılar bugün iki merkez bankasının faiz kararına odaklandı. Yurt içinde önce TCMB ve ardından da Avrupa Merkez Bankası faiz kararını duyuracak. ECB’nin sert bir faiz artışı yapması beklenirken TCMB’nin faizleri sabit tutması bekleniyor. Euro’nun kaderinin belirleneceği günde, yurt içinde yıl zirvesinde dolaşan dolar/TL kuru ve gram altın fiyatlarında hareketlik yaşanıyor. Peki dolar düşecek mi, yükselecek mi? Gram altın bugün ne kadar?

Son dakika: Piyasalar bugün iki merkez bankası faiz kararını bekliyor. Önce yurt içinde yılın zirvesine yerleşen dolar/TL üzerinde etkili olan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) ve ardından euronun kaderini belirleyecek olan Avrupa Merkez Bankası (ECB) sırayla faiz kararlarını duyuracak. ABD Merkez Bankası Fed’in faiz artırımlarını enflasyondaki yükselişle devam ettirdiği dönemde ECB bekle/gör politikası ile Temmuz ayına kadar geldi. Türkiye saati ile 15.15’te açıklanacak olan kararda, ECB’nin faizlerde 25 ila 50 baz puanlık bir artışa gidebileceği tahmin ediliyor. Yurt içi kanatta ise TCMB’nin yıl başından bu yana yüzde 14’te sabit bıraktığı faizleri yedinci kez pas geçmesi bekleniyor. Peki dolar düşecek mi, yükselecek mi? Gram altın bugün ne kadar? İşte piyasalardaki canlı ve anlık rakamlar…

FOREKS ANKETİ

ForeksHaber anketine katılan 16 ekonomistin 15’i faizin değiştirilmeyeceğini öngörürken, 1’i ise yüzde 13,00 seviyesine indirileceği tahmininde bulundu. 2022 yıl sonuna ilişkin 8 ekonomist görüş belirtti ve medyan tahmin yüzde 14,00 oldu. Ekonomistlerin 7’si yıl sonu için faizi yüzde 14,00 olarak öngörürken, 1’i faizin yüzde 24’e yükseltileceğini beklentisini dile getirdi. Geçen ayki ankette 2022 sonu faiz beklentisi yüzde 14,00 seviyesinde bulunurken, tahminlerin tamamı yüzde 14,00 seviyesinde oluşmuştu.

Merkez Bankası faiz kararını bugün ECB’nin hemen öncesinde saat 14.00’te açıklayacak. Piyasada yer alan 3 ankette de Para Politikası Kurulu’nun (PPK) bu ayki toplantısına ilişkin beklenti, haftalık repo faizinin yüzde 14,00 seviyesinde sabit tutulacağı yönünde oluştu.

AA ANKETİ

AA Finans’ın PPK toplantısına yönelik piyasa beklenti anketi sonuçlarına göre, ankete katılan 11 ekonomistin tamamı politika faizinin yüzde 14’te sabit bırakılacağını öngörüyor.

BLOOMBERG ANKETİ

Bloomberg HT Araştırma Birimi’nin Temmuz TCMB faiz kararı beklenti anketine katılan 17 kurumun medyan beklentisi politika faizinin yüzde 14 seviyesinde sabit bırakılacağı yönünde gerçekleşti. Yıl sonu tahminini paylaşan 13 kurumun medyan beklentisi faizlerin yıl sonu kadar değiştirilmeyerek yüzde 14 seviyesinde tutulacağı yönünde oldu. En düşük yıl sonu tahmini veren kurum Ağustos ayından itibaren faiz indirimlerine başlanarak politika faizinin yıl sonuna kadar yüzde 9 seviyesine kadar düşürülmesini, en yüksek yıl sonu politika faizi tahminini paylaşan kurum ise Ekim ayında 26 puan faiz artırımına gidilerek yıl sonuna kadar politika faizinin yüzde 40 seviyesine kadar yükseltilmesini beklediklerini paylaştı.

TCMB’nin bir sonraki hamlesinin ne yönde ve hangi ay gelebileceğine dair soruya katılım sağlayan 8 kurumdan üçü Temmuz 2023’te, diğer iki kurumdan biri Mart 2023 ve diğeri Ekim 2022’de faiz artırımı beklerken, faiz indirimi tahmininde bulunan 3 kurumdan biri 2022 bitimine değin, biri Ağustos 2022 ve biri de Mart 2023 tarihlerinde faiz indirim adımı beklentisini paylaştı.

Bu anket döneminde yıl sonu için cari denge tahmini sorusunu yanıtlayan 17 kurumun medyan beklentisi 42,5 milyar dolar cari açıkla yılın tamamlanacağı şeklinde oldu. Cari açığa dair en yüksek tahmin 55 milyar dolar, en düşük tahmin 30,4 milyar dolar oldu.

FAİZLER YÜZDE 14’TE SABİT

TCMB, 2021 yılı Eylül, Ekim, Kasım ve Aralık aylarında gösterge faizde toplam 500 baz puan indirim kararı alarak, yüzde 14 seviyesine çekmişti. Banka, Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran aylarında beklentilere paralel olarak faizde herhangi bir değişikliğe gitmemişti.

DOLAR, EURO VE GRAM ALTIN FİYATLARI

Temmuz ayı başından bu yana yukarı yönlü bir eğilim sergileyen dolar/TL dün itibariyle 17,60 seviyesinin de üzerini test etmeye başladı. 17,63’ü gören kur bugün saat 09.35 itibariyle 17,60’tan değerleniyor. Aynı dakikalarda euro/TL kuru 18,01 seviyelerinde bulunuyor. 1700 doların altındaki hareketini devam ettiren ons altın 1689 dolardan işlem görürken, gram altın ise kurdaki yükselişe rağmen 957 liradan alıcı ile buluşuyor.

GRAM ALTINDA BÜYÜK BİR DÜŞÜŞ BEKLENMİYOR

Piyasalarda merkez bankalarının faiz kararı fiyatlanırken altın ve dolar/TL kuru için beklentileri araştıran vatandaşlara Beykent Üniversitesi’nden Ekonomist Prof. Dr. Volkan Öngel’den değerlendirme geldi. “Küresel piyasalarda özellikle Fed’in uygulamakta olduğu sıkılaştırıcı para politikası ve buna bağlı olarak yükselttiği faiz oranlarının etkileri çok daha fazla hissedilmeye başlanmış durumda. Özellikle küresel enflasyon rakamlarının da sıkılaştırıcı para politikasına rağmen devam etmesiyle birlikte piyasalarda yoğun bir resesyon beklentisi oluşmaya başladı” diyen Prof. Dr. Öngel gram altın fiyatları için şu yorumda bulunuyor:

“Haziran ayında 1030 liraya yükselen gram altın fiyatlarında ons altının 11 ayın dip seviyesinin görülmesiyle gerileme yaşandı. Gram altında önümüzdeki günlerde seyri yine önemli merkez bankalarının faiz kararları ve büyük ülke ekonomilerinden gelecek haberlere bağlı gözükmekte. Covid pandemisi ve yarattığı ekonomik darboğazlara benzer bir senaryonun tekrar gündeme gelmemesi durumda kısa vade de gram altın fiyatlarında büyük orada bir düşüşün olması muhtemel gözükmemekte.”

“DOLARDA KALICI DÜŞÜŞ MÜMKÜN DEĞİL”

“ABD ve TR enflasyon oranları farkı, TR’nin hem özel hem kamu tarafında ki kısa vadeli yabancı para borç ödemeleri, ithalat artışına bağlı olarak döviz kurları üzerinde mevcut durumda yukarı yönlü bir baskı olduğu söylenebilir” diyen Ekonomist, “Özellikle Fed’in şahin politikasından ayrışan ülkeler ABD merkezli dış etkileri yoğun olarak hissetmekte ve güvenli liman arayışında olan fonlar özellikle gelişmekte olan ülkelerden ABD’e doğru hareket etmekte. Mevcut tablo kur seviyelerinde kısa dönemde ciddi oranda ve kalıcı bir düşüşün çok mümkün olmayacağını göstermekte” ifadelerini kullandı.