SELİM ALAN NE DEMEK İSTEDİ?

Zonguldak Belediye Başkanı Dr. Ömer Selim Alan bugün Zonguldak’ın yerel televizyonu olan Elmas TV ekranlarında Gamze Taşdemir ve Seyfi Boyraz’ın konuğu olarak gündemi değerlendirdi.

Corona virüs salgınını değerlendirdikten sonra Selim Alan Zonguldak’ta yayın yapan basın kuruluşlarına sitemde bulunarak basının kendi arasına birlik beraberlik yok diyerek eleştirdi.

Selim Alan son zamanlarda Ak Parti milletvekilleri ve üst düzey yöneticileri hakkında çıkan haberler doğrultusunda daha önce de demiş olduğu “Beni, Cumhurbaşkanımı, milletvekillerimi ya da teşkilatımdan birini yazdığınız zaman beni yazmış sayılırsınız” sözlerini hatırlattı.

Alan sözlerinin devamında;

“Haber niteliği olarak görüp yazayım da ne olursa olsun diyerek yazmak Zonguldak’a ihanetten başka bir şey değildir. Basın mensubu olmaya ve bu camiaya yakışmaz. Basında da benimle arası iyi ama meclis üyem ya da milletvekilimle arası kötü kişiler var. Beni yazmıyor ama onları yazıyor. Böyle bir şey olabilir mi? Benim ona tepki göstermem lazım, mesafe koymam lazım. Niye? Çünkü milletvekili benim milletvekilim, benim ilçe başkanım benim meclis üyem. Hepimiz aynı çatı altındayız.

Sen onu yazıp bana karşı gülüyorsan ve ben buna cevap vermiyorsam o zaman bende sıkıntı var. Böyle bir şey olmaz mesafe koymam lazım. Al eline kalemi yaz babam yaz. Ondan sonra çık de ki “Ben basın mensubuyum”. Ben bunları basın mensubu olarak görmüyorum. Saygı da duymuyorum.” Dedi.

Alan’ın bu sözleri basın mensupları arasında da tepkilere neden oldu.

Zonguldak’ta belediye başkanları, il, ilçe teşkilat yöneticileri ve milletvekillerini siyasi parti ayrımı yapmadan eleştiren basın mensupları “Ak Partili diye yazılmayacak mı? Yapılan yanlış olduğu takdirde parti ayrımı yapmadan yazılması gerekir. Diğer partilerin milletvekilleri yada teşkilat yöneticileri yanlış bir şey yaptığında nasıl yazılıyorsa Ak Parti milletvekilleri yada belediye başkanlarının da yanlış davranışlarını eleştirmek basının görevidir.

Bunda siyasi parti ayrımı yapılmamalıdır doğruya doğru yanlışa yanlış demek bunu kamuoyuna duyurmak gerekir. Basın ilkeleri ve ahlakına uygun olan da budur.” denildi.