Zonguldak’ın en tecrübeli yerel tarih araştırmacılarından Ekrem Murat Zaman ve Doç. Dr. Mustafa Yüce’nin, kente kazandırdığı Karbonifer Arşivi’nin belediye tarafından sahiplenilmemesi, kent yönetimine yönelik eleştirileri beraberinde getirdi.
Zonguldak Tarih sayfası editörü Hayati Yılmaz’ın kaleme aldığı yazıda, kente kazandırılan Karbonifer Arşivi’nin belediyeden çıkarılmasının, Zonguldak’ın tarihine ve kültürel mirasına yönelik ciddi bir vefasızlık olduğu vurgulandı.
İşte Hayati Yılmaz'ın o yazısı:
"Ekrem Murat Zaman… Zonguldak’ın en tecrübeli yerel tarih araştırmacılarından biri. Diğeri Doç. Dr. Mustafa Yüce…
Zonguldak için değerli insanlar. Belediye başkanları için bir kentte olmasını isteyeceği türden özverili insanlar.
İki sene önce Zonguldak Belediyesine bir arşiv kazandırmışlar. Arşivin adına “Karbonifer Arşivi” diyorlar.
Bu arşivde 1865’ten günümüze kadar madenler hakkında birçok belge var.
Adına “Karbonifer” dediklerine göre; herhalde Zonguldak’ta kömürün nasıl oluştuğuna dair akademik araştırmalar da mevcut.
Nedir Karbonifer?
Kömürün oluşumundaki sürece Karbonifer Dönemi deniyor.
Zonguldak’ı Zonguldak yapan bir coğrafi süreç. Jeolojik.
Arşivde son 150 yılın bilgileri olmasının yanında; aslında Zonguldak’ın şehir olma sürecinin de arşivi.
Zonguldak ekonomisinin de arşivi.
Hatta belki de birçoğumuzun Zonguldaklı olmasının da belgeleri. Atalarımızın Zonguldak’a neden ve niye geldikleri bu belgelerde gizli.
Gelecek nesillerin, Zonguldak hakkında araştırma yapmak isteyenlerin başvuracağı belgeler.
50 yıl, 100 yıl, 200 yıl sonra arayıp bulamayacağınız evraklar, kitaplar.
Zonguldak Belediyesinin manevi zenginliğine katkı sağlayacak dokümanlar.
Zonguldak Belediyesinin kültürel projelerinde kullanabileceği cevherler.
Belki ileride başkanların gerçekleştirmek isteyeceği kütüphane, müzede kullanacakları cevherler vb.
Ne yapmışlar biliyor musunuz?
Bizzat Tahsin Erdem’in talimatı ile Belediye Kültür Merkezi Müdürü Kürşat Coşkun, bu iki tarihçiye, “Evrakları buradan alın” demiş.
Belki Samsunlu Kürşat Coşkun’un talebidir bu!
Tıpkı istenmeyen çocuk gibi evraklara yeni yuva aramışlar.
Sonunda TSO deposunu bulmuşlar. Bir de onlarca koliyi, 70 yaşına gelmiş adama taşıtmışlar.
Bu zihniyeti tanırım.
Bunun Zonguldak CHP yönetimindeki belediyede gerçekleşmesine de hiç şaşırmam.
Bunlara çok şahit oldum.
………..
Ben yazıyorum da, Zonguldak’taki CHP’liler kızıyor bana.
Zonguldak Belediyesi iyi yönetilmiyor diyorum.
Yönetilememesinin nedeni maddi olanaksızlıklar falan da değil ha!
Yaratıcılık yok.
Kafa yapısı, yeterlilik noksanlığı, liyakatsizlik mi dersiniz…
Ufuklar mı dar, değer yargıları mı zayıf, bilemem.
Zonguldak’ta partiler ezelden beri kendi içinden iyi bir aday çıkaramıyorlar.
Olan Zonguldak’a oluyor.
Geçen iki sene de yine belli etti kendini.
Kalan üç sene içinde değişen bir şey olmayacak.
Hatta başkan daha da tepki toplayacak.
Eğer tekrar aday gösterilirse, seçimleri kaybedecek.
Sırf partiliyim diye sesini çıkarmayanlar, aslında kendi elleriyle Zonguldak’ta seçimleri kaybedecek kişilerdir.
Tıpkı geçen seçimlerde olduğu gibi.
Ömer Selim Alan için seçimden iki sene önce demiştim.
O kaybetti…
Bu da kaybedecek…
Beni dedi dersiniz.
Bir şehrin belleği olan tarihi belgelere, “Alın bunları buradan” demek; vasat görev yapan herhangi bir belediye başkanının bile yapacağı iş değildir!"
