Mimarlar Odası açıklamasında, Amelebirliği Hastanesi’nin Cumhuriyet’in erken döneminde işçi sağlığı ve refahını gözeten sosyal devlet anlayışının somut bir ürünü olduğunu belirtti. Oda, bu yönüyle yapının “endüstri mirasının ayrılmaz bir parçası” olduğunu ifade ederek şu ifadelere yer verdi:
“Amelebirliği Hastanesi, yalnızca bir sağlık kurumu değil; Cumhuriyet’in toplumsal dönüşüm politikalarını, madencilik tarihini ve işçi dayanışmasını temsil eden bir mekândır. Bu yapı, kentin sosyal ve kültürel kimliğinde derin izler bırakmış, korunması gereken bir değerdir.”
“Yıkım, kentin belleğinin silinmesi anlamına gelir”
Açıklamada, olası bir yıkım kararının sadece bir binayı değil, aynı zamanda Zonguldak’ın emek tarihini de ortadan kaldıracağı vurgulandı. Mimarlar Odası, günümüz teknolojileriyle yapıların güçlendirilip yeniden işlevlendirilmesinin mümkün olduğunu belirterek şu değerlendirmeyi yaptı:
“Deprem güvenliği elbette önceliklidir. Ancak bu, her eski yapının yıkılmasını gerektirmez. Amelebirliği Hastanesi, uygun restorasyon yöntemleriyle güçlendirilebilir ve kente yeniden kazandırılabilir. Böylece geçmişin emeği, kültürel birikimi ve sosyal hafızası geleceğe taşınabilir.”
Yayla İlkokulu ve Sineması örneği
Mimarlar Odası, açıklamasında Yayla İlkokulu ve Sineması gibi diğer tescil potansiyeli taşıyan yapıların da benzer bir koruma bilinciyle ele alınması gerektiğini vurguladı. Bu tür binaların “yeniden işlevlendirilerek yaşatılmasının” kentin kimliğini güçlendireceği ifade edildi.
“Atatürk Devlet Hastanesi de koruma altındaki bir yapı”
Açıklamanın bir diğer dikkat çekici bölümü ise Atatürk Devlet Hastanesi ile ilgiliydi. Mimarlar Odası, söz konusu yapının da kendi döneminin mimari anlayışını temsil eden tescilli bir kültür varlığı olduğuna dikkat çekti:
“Atatürk Devlet Hastanesi’ne yapılacak her ekleme, değişiklik ya da yeni düzenleme, koruma mevzuatına uygun biçimde hazırlanmalı ve ilgili kurullardan onay alınmalıdır. Bu iki mirasın — Amelebirliği Hastanesi ile Atatürk Devlet Hastanesi’nin — birbirini yok etmeden, birlikte yaşatılması gerekmektedir.”
“Kent kimliği ardışık dönemlerin izleriyle yaşar”
Zonguldak Mimarlar Odası açıklamasını, kentsel belleğe ve kültürel sürekliliğe vurgu yapan şu sözlerle sonlandırdı:
“Kent kimliği, ardışık dönemlerin izlerini taşıyan yapılarla biçimlenir. Bu izlerin silinmesi, yalnızca fiziksel bir kayıp değil, toplumsal hafızanın zedelenmesi anlamına gelir. Amelebirliği Hastanesi’nin korunması, geçmişin emeğine ve sosyal adalet anlayışına duyulan saygının bir göstergesidir. Kentin belleğine kazınmış bu değerlerin korunması, Zonguldak’ın geleceğine yapılacak en önemli yatırımdır.”